Pazar, Şubat 04, 2007

Beşi Bir Yerde


Rehavet ebeymiş, sobelemiş..
Oyunun kuralı; hakkımda, sınırsız bir 5 bilinmeyen bilgi vermem isteniyor..
Şişe çevirmekten iyidir :) en azından doğru cevaplanması gereken sorular yok başlıyorum;

1) Patlıcan kabusum... üniversitede ucuz yemek yemek için pazar yapardık. Ev arkadaşım 5 kilo patlıcanı, bu işi çok ucuza getirmek için alınca ve haftanın her günü bir çeşit yemek olarak pişirince bir daha yiyemez oldum! bu kabus bir arkadaş hatırasıdır bana, o haftadan sonra patlıcanın hiç bir yemeğini yememeye gayret ediyorum..

2) Hatıralarımı bırakmam saklarım.. garip ama orta okulda elişleri dersinde yaptığım, panda nın kalıplarını, hatıra defterlerimi, bir kaç küçük boncuk ve taşımı, ilkokul öğretmenimin ve arkadaşlarımın gönderdikleri kartları, hazine gibi hala saklarım.

3) Nedense herşeyi çok ciddiye alan biriyim. Detaylarda çok geziniyorum, küçükken yaprakların düşüşüne dalardım. Her şeye daha dikkatli baktığım için eve geç giriyordum.
İlkokul 5 teyken resim dersi ödevi için, dış ortamda gördüklerimizi çizmemizi istediler. Samsun un şu meşhur Atatürk heykelinin resmini çizdim. Resmimi benim yaptığımı söylesemde, derslerimi başkalarına yaptırmamam gerektiğine dair sert bir tepkiyle yerime oturdum. Sen kimsin ki bu kadar benzetiyorsun dimi? :)

4) İnsanları anlamak üzerine kurduğum 17-18 yaşlarım, çok önemli kararlarımı alabildiğim, kendimi değiştirmeye zemin hazırladığım yıllarım oldu. O yaz, OSS sınavı sonrası 26 kitap okudum birikimli birileriyle karşılaşacağımı düşünerek, onlarla sohbet edebilmeye hazırlık içindi başta sonra hiç bırakamadım.. Öyleki; bulaşık yıkarken bile karşıma kitabı koyacak kadar delice..

5) Genelde güler yüzlü, edilgen biriyim, konuşmak-dinlemek arası bir yerdeysem, dinliyorum. Konuşmam gerekirse çok net konuşuyorum, hatta çok.. Dostlarımın ise her zaman kredileri yüksektir ve genelde dinlemeyi isterim ; edilgenliğim ve karşılıksız itaatkar tavrımla bağlanırım dost olana..

Bu kadar şimdilik, daha yazacaktım ama belli olmaz yine yakalanırsam diye saklıyorum.. :)

Gürhanca, Kurmaca sobe sobee sıra sizde..

3 yorum:

Adsız dedi ki...

heykel resmi iyiymiş. sen başkasını inandıramamışsın ben kendimi inandıramamıştım ortaokul iş-teknik dersinde!
pek becerekli değildim ağaçtan, alçıdan ödevlerin pek çoğunda dış yardım alırdım. fakat bir hafta derste kilden o kadar güzel insan yüzü yapmışım ki ertesi hafta kendi
yaptığım işi tanıyabilmem için herkesin kendi işini alıp, aradan yarım saat geçmesi gerekti.

ayrıca patlıcanın muadili pırasadır ben de. (bkz. askerlik anıları)

:)Can dedi ki...

:) demekki bayaa baya kesişmiş yaşananlar,
çok şirin
senin sohbetlerinin keyifli olduğunu düşünüyorum.. arkadaşlığından çok memnunum, seni tanımak çok güzel.
beni sobelemen ve bu yazının fırsatını vermende keyifli ve farklı oldu,
pek ben böyleyim ! diyebilen biri değilim o yüzden anı yazmayı tercih ettim aslında..

Bu yazının sebebine, sana teşekkürümü geciktirdim. Umarım affettirebilmişimdir kendimi.

Adsız dedi ki...

affedilecek bir şey yok, keyif aldıysan ne ala bu oyundan.
nice nice oyunlara diyorum:)