Kurgusal fotoğraflar etiketli yazılarımda, çok etkilendiğim fotoğraflar üzerine yorum yazıyorum.
Bazılarındaysa söz biter... işte bu örneklerdendir savaşın fotoğrafı.
Sayfamı ziyaret edenlere, küçük küçük fotoğraf sergileri yapmayı istedim.
Sergi, Coşkun Aral fotoğraflarının bir kısmından oluştu:
Romanya, 1989 Çiçek her yerde güzel, özellikle burada. Açılmaz bir mühür gibi
İran, 1980-1989 Cioran'ın, "İnsan türü ancak kendini mahvedene hayran olur." sözü geldi aklıma. Haklı galiba.
Lübnan, 1982-1997 Saleh arkadaşımdı. Bir obüs mermisinin patlaması sonucu, önce sağ gözünü, sonra aklını yitirdi. Patlamaya neden olduğumu düşünürek, beni öldürmeye kalktı.
Saleh arkadaşımdı.
Lübnan, 1982-1997 Askerin önünde, namlusunu yönlendirdiği yerde bir hedef yok. Kendini elindeki silahıyla özdeşleştiren, elindeki silahı bir organına dönüştüren bu savaşçı, sadece aldığı haz nedeniyle ateş ediyor. Bu haz, nedenleri ve sonuçları itibariyle gerçekten de korkutucu.
Lübnan, 1982-1997 Yer Hizbullah kampı, Beyrut. Güney Banliyö.
Bildiğim tek şey onların artık çocuk olmadıklarıydı.
Ruanda, 1994 Beziers Piskoposu, Fransa'nın güneyindeki Katoliklerin, Katharlara karşı başlattığı Haçlı Seferi sırasında şöyle der:
"Hepsini öldürün! Tanrı kendininkileri ayıracaktır."
Lübnan, 1982-1997 "Hiç bir askerden düşünmesini beklemem ben" Bernard Shaw
11 yorum:
Birilerinin cebi daha da kabarsın, kasaları dolup taşsın diye ne pazarlıklar dönüyor, ne savaşlar olup, ne kanlar dökülüyor dünyada. Utanmalıdır yeryüzündeki bu savaşlarda en ufak payı olan da, savaşa gözyuman da!
Anemon...
Anemon:
fotoğrafların; bu kadar kötü görüntüsünden, bu kadar iyi dilek çıkarmasına çok sevindim. Daha çok söylenecek söz var elbet :)
@ :)can:
31 Mayıs tarihli yazımı adadığım yakın dostum, bir defasında şuna benzer bir şeyler söylemişti:
"Dünyada o kadar çok olumsuzluk, o kadar negatif enerji var ki, bunu aşmak/yenmek/engellemek ve nihayet yok etmek için 'savaşa hayır' bile dememeliyiz. Negatif olanı ağzımıza almamalı, aklımızdan çıkarmalıyız. 'BEN BARIŞ İSTİYORUM, BARIŞTAN YANAYIM, DÜNYADA BARIŞ OLSUN!' diye düşünmeli ve öyle ifade etmeliyiz."
Ne kadar güzel bir düşünüş şekli değil mi?
N.B. Nazik yorumlarınız için tekrar teşekkür ederim.
Saçmadır ve dahi ironiktir ki; yeşil bir ovada eğlenen insanları seyrettiğimizde aklımıza barış gelmez. Ancak bir vahşete tanıklık ettiğimizde; ölü bir çocuk gördüğümüzde savaş karşıtlığı gelir aklımıza.
Bundandır ki; Er Ryan'ı Kurtarmak isimli filmin ilk sahnesi en etkili savaş karşıtı sahne olarak kalmıştır aklımda.
Garip.
artemis:
doğru olan düşünce tarzı bu doğrudur. İzlediğim ve herkezin izlemesini istediğim bir filmde "The Secret" , aynen bunu söylüyordu.
Evrenin sırrını, birazda evrimimizi tamamlayarak öğreneceğiz ve öğrenmek içinde zıttını çok net farketmeliyiz. Bugün hala çok ciddi şekilde K.Irak a asker çıkarmak konuşuluyor.
En acı olansa, bu dünyanın varolduğu günden bugüne kadar savaşın süresinin barıştan daha uzun yaşandığı. Habil le Kabil den beri.
Şimdi burdan olumsuzluk yaymaktan imtina ederim ama gerçeklerimiz bunlar. Bir barış sergisiyle olumluluk yaratmayı görev ediniyorum.
Friedrich Camus:
Önce merhaba diyeyim,
ilk defa bir yorum aldığım için. Kesinlikle herşey gibi buda zıttıyla daha derin etki bırakıyor.
Ama İronik te olsa farklı bir bakış ve iyi.. tabii etkisi daha yavaş olur gibi geliyor ama kesinlikle bir felsefesi var. Belkide biraz feminen geldi size.
Sayfanıza göz atıp sizi tanımak için hemen size ziyarete geliyorum.
neyi düzeltiyorlar!
Sevgili dostlar; Savaşın getirdikleri ve götürdükleri.. Savaşın hertürlüsü acı ve hüzün doludur. Önemli olan ne için yapıldığıdır. DÜnya var oldukça maalesef bu savaşlar hiç bitmeyecek. :( Soru: Önümüzde ki 20 yılda ortadoğuda petrol için mi mü su için mi savaş olacak? İyimserlik yok artık. Barış mı? Çok ama çokkkk zor. Ortadoğunun kaderi bu maalesef...
halil:
sorunuzu anlayamadım.
nirvana:
Ama sen böyle dersen, yenilgiyi kabul etmiş oluruz. Böyle geldi böyle gider der gibisin..
Umarım sorularla boğuşmaktan çıkıp sadece
insanca ve doğru olması gerekeni konuşacak alt yapıyı, aklımızla güçlendirebiliriz ne dersin?
Hocam sen güçlendir derim. Gerçekler bazen insanların hoşuna gitmeyebilir. Gerçekler gerçektir. Bende çok isterim barış sevgi mutlu bir ortam. Dediğim gibi herkezin bir kaderi olduğu gibi ortadoğununda kaderi bu maalesef. Tarih ve zaman beni haklı çıkaracaktır maalesef. Çok üzgünüm :(((
camus'ye itirazım var (bir gün böyle bir cümle kuracağım hiç aklıma gelmezdi) :
topraklarında savaş varken, bir kenarda her şeyden habersiz iki çocuk gördüğümüzde aklımıza gelecek ilk şey barış, mutluluk, özlem vs. her şey zıttıyla var, yokluk bile...
savaş karşıtlığı ne kadar insani bir duygu ise, savaş lehtarlığı da o kadar insana özgü. bence işin en acı tarafı da bu ya..
@ :)can:
Savaşlara, özellikle Irak'a dair yeni okuduğum bir haber/yorumu makale haline getirdim:
George W. Bush Gece Nasıl Uyuyabiliyor?
Yorum Gönder